Level 10
Level 12
50 words 0 ignored
Ready to learn
Ready to review
Ignore words
Check the boxes below to ignore/unignore words, then click save at the bottom. Ignored words will never appear in any learning session.
Ignore?
مُسْتَحِيل
imkansız
مُسْتَحِيل أنْ أنْجَحَ هَذِهِ السَنَة
Bu sene başarmam imkansız
جائِزَة
ödül
دَرَجَة
not, derece, rütbe
مُرْتَفِعَة
yüksek, üstün, ileri
مَقْبُولَة
kabul edilebilir, makbul, geçerli
مُنْخَفِضَة
düşük, zayıf, alçak
اٌغْمِي عَلَيَّ
Bayıldım (bilinç/şuur kaybı)
تَكَيَّفَ
uyum sağlamak (uyum sağladı)
رَكَّزَ
odaklanmak, yoğunlaşmak (odaklandı)
لا أسْتَطِيع أنْ أنْظُرَ فِي عَيْنِه
Gözünün içine bakamam (Yüzüne bakamam)
مِنْظار
dürbün, teleskop
مَنَعَ
yasaklamak, alıkoymak, engellemek (yasakladı)
لأنَّه جَرَحَ قَلْبِي
Çünkü o kalbimi yaraladı (.. kalbimi kırdı)
نَبَّهَ ـ إلى / مِنْ
uyarmak, uyandırmak, hatırlatmak (hafif şiddette)
حَذَّرَ ـ مِنْ
uyarmak, ikaz etmek (orta şiddette)
أنْذَرَ
uyarmak, ikaz etmek (yüksek şiddette)
نَبَّهَنِي أبِي إلَى تَأَخُّرِي
Babam beni geç kaldığım için uyardı
أنْذَرَنِي أبِي أنْ أتَأخَّرَ عَنْ البَيْت
Babam eve geç kaldığım için beni ikaz etti
حَذَّرْتُ الحُكُومَة المُتَظاهِرِين مِن الفَوْضَى
Hükümet göstericileri kargaşadan dolayı uyardı
ضَرِيبَة
vergi
أنْذَرَتْ البَلَدِيَّة صاحِب الشَرِكَة أنْ تَضْفَعَ الضَرِيبَة
Belediye şirket sahibini vergi ödemesi konusunda ikaz etti
خِلالَة ثَلاثَة أيّام
Üç gün içinde
أغْلَقَ
kapamak, kapatmak (kapattı)
وإلاّ سَتُغْلَقُ الشَرِكَة
Yoksa şirket kapatılacak
تَأَخَّرَ ـ عَنْ
gecikmek, geç kalmak (gecikti)
عَدَم التَكَلُّم
konuşmama (olumsuz mastar)
مِن قِبَل
birisi/bir şey tarafından
اُنْذِرَتْ رُسْيا مِنْ قِبَل تُرْكِيا
Rusya, Türkiye tarafından uyarıldı
خَدَمَ
hizmet etmek, servis etmek (hizmet etti)
خَدَمْتُ العَسْكَرِيَّة
Askerlik yaptım
ما اُعْلِنَتْ بَعْدُ
Henüz açıklanmadı
صَلَّحَ
tamir etmek, düzeltmek (tamir etti)
مُصَلِّح
tamirci
أصْبَحَ
olmak, haline gelmek, -laşmak, -leşmek
أصْبَحْتُ مَرِيضاً
Hastalandım
مَرِضَ
hasta olmak, hastalanmak (hasta oldu)
زاتَ يَوْم
bir gün, günlerden bir gün
شَخّصَ
teşhis etmek, tanımlamak (teşhis etti)
شَخّصَ الطَبِيب مَرَضاً لِيَّ
Doktor bende bir hastalık teşhis etti
فَحَصَ
muayene etmek, kontrol etmek (muayene etti)
فَحَصَ الطَبِيب المَرِيض
Doktor hastayı muayane etti
عالَجَ
tedavi etmek, iyileştirmek (tedavi etti)
مُكْتَئِب
keyifsiz, neşesiz
مُنْذُ وِلادَتِي
Doğduğumdan beri
إلاّ يُوجَد
İllaki var(dır)
صَوَّتَ
oy vermek, oylamak (oy verdi)
ثِقَة
güven, itimat
لا أشْتَرِكَ مَعَك
Sana katılmıyorum
بِشَكْل حَضارِي
Medeni bir şekilde